Siyaseti bir duayenden öğrenen, Türkiye’ye damga vurmuş önemli bir ismin evladı, Milli Görüş’ün tek varisi Fatih Erbakan’dı şehrin konuğu.

Elazığ halkı, kendisini büyük bir coşkuyla karşıladı. Bulunduğu salon hınca hınç doldu hatta dışarıya taştı. Bizler de il kongresine katılmak üzere Elazığ’a gelen Sayın Erbakan’ın bu programını büyük bir ilgiyle takip ettik.

Kongreye farklı isimlerin katıldığını da tespit ettik. Elazığ Muhtarlar Federasyonu Başkanı ve yönetimdeki isimler oradaydı mesela. İlimizin aktif oda başkanlarından Ferhat Evsen de bizzat görüştü Erbakan ile…

Erbakan’ı sıradan bir partinin başkanı olarak görmek, bu isimlerin Erbakan ile buluşma çabasını yadırgamak elbette yanlış olur. Başta da belittiğimiz gibi kendisi Milli Görüş’ün tek varisi ve önemli bir davanın son temsilcisi.

Onun bu davasını sahiplenen, bu uğurda mücadele veren hatta Ak Parti’yi bugün büyük bir siyasi parti haline getiren binlerce nefer, kamuoyu ve birçok uzman siyasetçi gelecekte Ak Parti’nin olmadığı bir konjonktürde bu boşluğu doldurabilecek tek partinin Yeniden Refah Partisi olduğunu biliyor.

Dolayısıyla bazı bürokratların, muhtarların, STK Başkanlarının davete icabet edip böyle bir etkinliğe katılmasında hiçbir sorun yok.

Ancak Erbakan’ı yakından tanıyanlar çok iyi bilirler ki günümüz siyasetine ilişkin sert ve kesin bir tutum içerisinde. Özellikle pandemi döneminde tüm Türkiye bunu yakından görmüş oldu. Öyle ki aşı konusundaki tepkileri bugün de etkisini korurken o gün yapılan ağır eleştiriler bile kendisini bu tutumundan alıkoyamamıştı.

Yine özellikle ekonomi ve liyakat konularında iktidarı en ağır şekilde eleştiren isimlerin başında 6'lı masanın liderlerinden bile önce Sayın Fatih Erbakan geliyor.

Çok uzatmadan son bir konuya değinmek ve bu şehrin gündeminin dışına çıkmak çok önemli. Öyle ki Erbakan gibi Ak Parti’yi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı keskin bir dille eleştiren bir ismin katılacağı bir toplantıya koyu bir Ak Partili ismin katıldığını görmek bizleri hem şaşırttı hem memnun etti. Hatta kendisine de soracaktık ki basın mensuplarının bulunduğu tarafa bakmadan salona geçti.

Açık bir şekilde belirtecek olursak, Ak Partililerin ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın söylemleriyle ekonomik bir savaş verildiği bir dönemde yine Ak Parti’yi bu konuda en fazla eleştiren dolaylı da olsa muhalif bir liderin katıldığı bir kongreye Ak Partili Akçakiraz Belediye Başkanı Sabahattin Kaya’nın katıldığını görmek siyasetin güzel ve naif bir tarafı. 

Sonuç olarak gerçekten Türkiye siyasetinde enteresan bir o kadarda dinamik bir süreç yaşıyoruz. 

Rahmetli Demirel’in sonsuza dek yaşayacak bir sözü vardı hani, neydi o: “Siyasette 24 saat çok uzun bir süredir.” Ama Sabahattin Kaya’nın YRP kongresine katılımını siyaset yerine nezaket kelimesiyle izah etmek, kendisini çok iyi tanıyan ve sosyal yönünü iyi bilen biri olarak daha doğru olsa gerek.