Müslümanların en temel değeri olan Kur'an-ı Kerim'e, karşı yapılan bu ağır hakaretin tüm İslam alemine yapıldığına dikkat çeken Sadak, bu eylemin tesadüfi olmadığını ve bilinçli yapıldığını dile getirdi.
Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanımızın maketini asan, son derece aşağılık, terbiyesiz, her türlü demokratik kurallara aykırı, hiçbir şekilde müsamaha gösterilmeyecek bir vandallıktan sonra Kutsal Kitabımız Kur’an’ı kerimin yakılmasına yönelik eylemlerin, Avrupa’nın ve batının ülkemize yönelik tehdit ve kirli emellerinin bir tezahürü olduğuna dikkat çeken Elazığ Akıncılar Derneği Başkanı Sadak, “ Böyle bir eylemin tesadüfi olmadığının farkındayız. Bu adamlar zannetmesinler ki Kur'an-ı Kerim'i yakarak Müslümanlığa veya Müslümanlara zarar verebilecekler. Nasıl ki Ebu Cehil ve Ebu Leheblerin Allah'ın dinini yok etmeye güçleri yetmediyse bunların da yetmeyecektir. Türkiye, sadece kendi halkının değil, 2 milyara yakın Müslüman coğrafyasının, Müslüman milletlerin umudu ve sözcüsü olan bir ülkedir. Bunu bildikleri için, güçlenen, yükselen Türkiye'den duydukları rahatsızlıklarını, bu tür nefret eylemleriyle dışa vuruyorlar. Yapılan ifade hürriyeti değil insanlık ve nefret suçudur. Kuran-ı Kerim’in yakılmasına izin verilmesi tüm dinlere ve inanç hürriyetine karşı bir tehdittir. Bunu yapan siyasi oluşum ve izin veren İsveç hükümeti bunu kınamakla geçiştirmez, tüm İslam alemine özür borçludur” dedi.
