Geçtiğimiz sayımızda Türkiye’deki en zengin ikinci mutfak olarak kabul edilen Elazığ’ın bu zenginliğini tüm dünyaya ve ülkeye tanıtmak amacıyla bir “gastro fest” etkinliği düzenlenmesi zorunluluğunu dile getirmiştik.
Deprem, pandemi ve ekonomik sıkıntılar ekseriyetinde bu şehrin ayağa kalkması ve yaralarının sarılması adına böyle etkinlikler artık bu şehri yönetenlerin boynunun borcuyken bir de “mutfak” konusunda büyük bir potansiyele sahip Elazığ’ın artık değerini bulması gerekiyor demiştik.
Bugün Gaziantep, Konya ve Malatya gibi yakınımızdaki şehirler kendi mutfaklarının tanıtımı için büyük bir çaba içerisine girmişken Elazığ’ın bu konuda geri kalmasına asla müsade etmeyeceğiz ve Elazığ’da bir gastro fest düzenlenmesi fikrimizden asla vazgeçmeyeceğiz.
Bizler bu etkinliğin yapılması için nasıl bir çaba içerisine girişeceğimi düşünürken ilimizde düzenlenen “salçalı köfte festivali” tanıtım görseline bir de gastro fest ibaresinin eklenmesini şaşkınlıkla izledik.
Tam da bu nokta da “bizim söylemek istediğimiz bu değildi” diye düşündük.
Türkiye’nin en büyük ikinci mutfağına sahip bir şehirde tematik bir etkinliğe bu kadar anlamlı ve büyük çaplı bir etkinliğinin ve’den sonra eklenmesine bir anlam veremedik.
Ancak körü körüne eleştiri yapmak bizlerin tarzı olmadığından ve şehir için gösterilen tüm çabaları takdir ettiğimizden bu görseli hayretler içinde incelerken görselde logosu bulunan iki kurumun büyüklüğüyle bu etkinliğin birleştirilmesi gerektiği sonucuna vardık.
Elazığ Belediyesi ve Elazığ Ticaret Odası gibi iki önemli kurumun bu etkinliğe destek olduğunu biliyoruz.
Elbetteki şehrimizdeki bu önemli kurumlar yapılacak etkinliklere destek olmalı ve ellerinden geleni yapmalıdırlar. Salçalı köfte festivali gibi tematik ve görece daha küçük etkinlikler de bunlardan biridir. Ancak bu kurumların diğer bir görevi de çok daha büyük projeleri hayata geçirmek ve öncülük etmektedir.
İki önemli kurum ve iki vizyon sahibi lider ile Elazığ mutfağının Türkiye’ye tanıtılması gerçekten çok kolay olacaktır.
Çok daha geniş kapsamlı, Palu, Sivrice, Keban gibi ilçelerin dahil edildiği, şehir mekezinde düzenlenecek etkinlikler ve musikimizle desteklenmiş, yarışmaların, söyleşilerin, seminerlerin olduğu ve duyurumunun tüm Türkiye’ye yapıldığı bir festival hayal ediyoruz.
Bu hayalimizin gerçeğe dönüşmeden yazmaktan vazgeçmeyeceğimizin bilinmesini istiyoruz.
