Tarih: 28.06.2025 17:19
Başkent Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencilerinden “Gençlik Parkı” sergisi
ANKARA-BHA
Başkent Üniversitesi İletişim Fakültesi, İletişim ve Tasarımı Bölümü öğrencilerinin hazırladığı “Gençlik Parkı İletişim Kampanyası Bitirme Projesi Sergisi”, Ankara Kent Konseyi’nde açıldı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin modernleşme hamlelerinden biri olan ve başkentin simgesel alanları arasında yer alan Gençlik Parkı, bu kez genç iletişimcilerin ellerinde yeniden anlamlandırıldı. Başkent Üniversitesi İletişim Fakültesi, İletişim ve Tasarımı Bölümü öğrencilerinin bitirme projelerinden oluşan “Gençlik Parkı İletişim Kampanyası Sergisi”, Ankara Kent Konseyi ev sahipliğinde düzenlenen törenle açıldı.
Sergide, öğrencilerin tasarladığı logolar, açık hava tanıtım uygulamaları, kurumsal kimlik unsurları ve dijital medya içerikleri yer aldı. Açılış töreni, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Ankara Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz, Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, Başkent Üniversitesi Kurucusu Prof. Dr. Mehmet Haberal, Rektör Prof. Dr. Hakan Özkardeş ve İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Senem Gençtürk Hızal gibi isimlerin katılımıyla gerçekleşti.
“Başkentin iletişimini, iletişimin başkentinden sürdürüyoruz”
Serginin yalnızca bir bitirme projesi olmadığının, aynı zamanda Başkent’in kimliğini ve mirasını korumaya yönelik bir toplumsal sorumluluk faaliyeti olduğunun altını çizen İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Senem Gençtürk Hızal, açılışta yaptığı konuşmada şunları söyledi:
“Kariyer yolculuklarına başarılarla devam eden yüzlerce mezun vermiş ve vermeye devam eden, tüm bölümleri akredite edilmiş bir fakülte olarak, iletişim eğitiminde kaliteyi sürekli iyileştirme inancımızla sürdürüyoruz. Öğrencilerimizin hazırladığı bu kampanya, yalnızca bir iletişim projesi değil; aynı zamanda Cumhuriyet’in gençlerine emanet ettiği kültürel mirasa sahip çıkmanın göstergesi.”
Gençlik Parkı'nın, Atatürk’ün çağdaş başkent vizyonunun mekânsal bir yansıması olduğuna dikkat çeken Hızal, öğrencilerin projelerinde parkın tarihsel, kültürel ve mekânsal boyutlarını yeniden ele aldığını vurguladı.
“Gençlik Parkı’nın ruhunu yeniden yaşatmak çok değerli”
Gençlik Parkı’nın tarihi önemini vurgulayan ve örneklerle anlatan Rektör Prof. Dr. Hakan Özkardeş, “Bizim için gururlu bir gün. Gençlik Parkı’nın ruhunu yeniden yaşatmak çok değerli. Çalışmaya katkı sağlayan herkese çok teşekkür ediyorum” sözlerini aktardı.
Kent Konseyi Başkanı Halil İbrahim Yılmaz ise, "Yüz yıldır Cumhuriyetin kalbi burada atıyor. Gençler, bu parkı hocamın ışığında gelecek yüzyıllara taşıyacak" diye konuştu.
“Bu ülkenin her santimi kutsaldır”
Üniversitenin kurucusu Prof. Dr. Mehmet Haberal ise konuşmasında Atatürk ve silah arkadaşlarını anarak şu ifadeleri kullandı: “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak bu ülkeye sahip çıkmak, eserler kazandırmak ve hizmet etmek bizim görevimizdir. Başkent Üniversitesi olarak ülkemize hizmet üretmeye, her karışına değer katmaya kararlıyız. Bu ülkenin sorunlarını biz çözeceğiz.”
“Hafızamızı kaybetmemek için çalışıyoruz”
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, serginin Ankara’nın kültürel mirasını canlandırma çabalarına önemli bir katkı sunduğunu vurguladı:
“Burası Türkiye’nin kalbi, başkent. Bize miras kalan bu değerleri ayakta tutmak, hafızamızı kaybetmemek için elimizden geleni yapıyoruz. Başkent Üniversitesi’ne ve öğrencilerine bu anlamlı çalışma için teşekkür ediyorum.”
“Başkent Üniversitesi ve Haberal’la bir arada olmak benim için onurdur”
Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden de yaptığı konuşmada Atatürk’ün izinden gitmenin önemini hatırlattı. Özden, “Atatürk bizim hiç sönmeyen yaşam güneşimizdir. Ona bağlı olmak, yolundan yürümek bizim için bir namus borcudur. Onu unutturmaya çalışanlara karşı duran Başkent Üniversitesi’yle ve Haberal’la bir arada olmak benim için bir onurdur” diye konuştu.
Toplumsal belleği tasarımla buluşturan bir kuşak
Serginin ilham kaynaklarından biri, Ankara Kent Konseyi Sokaktaki Ankara Çalışma Grubu’nun yürüttüğü kente dair araştırmalar ve katılımcı projeler oldu. Bu çalışmalar sırasında ortaya çıkan Ankara fontu da öğrencilerin kampanyalarında aktif olarak kullanıldı.
Öğrencilerin iletişim bilgilerini kamusal faydaya dönüştürdüğü projeler hem akademik eğitimlerinin somut bir çıktısı hem de toplumsal katkı sunan birer örnek oldu.
İletişimin yalnızca mesaj iletmek değil, aynı zamanda bir toplumun belleğine, değerlerine ve mekânlarına sahip çıkma biçimi olduğunu gösteren sergi, genç iletişimcilerin Başkent’e bıraktığı kalıcı bir iz olma niteliği taşıyor.
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —